Makul şüphe yerine soyut kol alır mıydınız?


Somut delil mi, makul şüphe mi?

Aslında her iki şıkkın da kendisine göre riskleri var.

Yerine göre, her ikisi de vatandaş aleyhine sounçlar doğurabiliyor.

Yeni yasal düzenlemelerin bazı durumlarda somut delil yerine makul şüphe şartını getirmesini vatandaş aleyhine sonuçlar doğuracak bir adım olarak yorumlayanlara, vatandaşın “somut delil” şartından da neler çekebildiğini hatırlatmak istedik.

2000 yılında Burdur Cezaevindeki mahkûmlara yönelik olarak düzenlenen bir operasyonda, Veli Saçılık adlı bir mahkûmun kolu iş makinesiyle koparılmış, birçok mahkûm da yaralanmıştı.

Ancak operasyonu gerçekleştirilen jandarma hakkında hiçbir işlem yapılamamıştı.

Çünkü zamanın Valisi, “operasyon sırasında hükümlülere kötü muamele ve işkence yapıldığı ve bunlara göz yumulduğu iddiasının tamamen gerçek dışı olduğu, iddiaların soyut sözden ibaret olduğu ve kanıtlayıcı herhangi bir belge ve bilgiye rastlanmadığı” gerekçesiyle soruşturma izni vermemişti.

Milliyet gazetesi de 7 Nisan 2001 tarihli nüshasında bu haberi “Kopan Kol Soyut Çıktı” başlığıyla duyurmuştu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kur'an mealleri din eğitiminde baş köşeyi almalı

Raşid Halifelerde iman-amel bütünlüğü