Kürt var, azınlık yok
Cumhuriyetin ilk yıllarında din yerine ırkçılığı yerleştirmeye çalışan bir politikanın uygulanmasıyla Doğu Anadolu vilâyetlerinin ve Kürtlerin uzun yıllar boyunca birtakım haksızlıklara ve mahrumiyetlere maruz kaldıkları bir gerçektir. Fakat bu durumu “ Kürt azınlığın sorunları ” şeklinde tanımlayıp bunun üzerine bir hak mücadelesi bina etmek, aynı hatâyı diğer yönde tekrarlamaktan başka bir anlam taşımaz. Kürtler ile Türkler birbirine nisbetle azınlık ve çoğunluk değildirler; onlar bir milletin evlâtlarıdır. Zira aralarında din ve vatan birliği vardır; büyük bir kısmıyla da ayrıca dil birliği mevcuttur. Bediüzzaman’ın işaret ettiği gibi, ırkçılıkta en müfrit olanlar bile din ve dil birliğini millet birliği için kâfi görmüşlerdir. Ve yine Bediüzzaman’ın formülleştirdiği gibi, “ İslâmiyet milleti her şeye kâfidir. Din, dil bir ise, millet de birdir. Din bir ise, yine millet birdir .” Onun içindir ki, bu memlekette Rum azınlıktan, Musevî azınlıktan, Ermeni azınlıktan söz edilebilir; çünk