SON EKLENENLER
latest

22 Aralık 2019 Pazar

Her şeyde, her zaman Esmâ okunur

Risale-i Nur’un marifetullah bahislerinde takip ettiği önemli metodlardan birini teşkil eden bir yöntemi, İİKV’nin Tefekkür Dersleri başlıklı seminer dizisinde sunumlu olarak incelemeye başladık.

Kâinattaki her varlığı ve her hadiseyi birer “eser” olarak görmek, bu metodun ilk ve en önemli aşamasını teşkil ediyor. Bundan sonra, eseri vücuda getiren fiiller, onu takiben de o fiillerin faili ile ilgili bilgiler bizi doğru kaynağa götürüyor.

Bütün kâinatı içine alan bu tefekkür seyahatinin en heyecan verici özelliklerinden birisi de, karşılaştığımız her şeyin ve her hadisenin kâinattaki her şeyle birçok yönlerden ilişkili olması, ortak özelliklere sahip olması ve hepsinin birden “eser sahibi” olarak aynı adresi göstermesi. Risalelerde takip edilen metod, bu hususu gözle görülmüşçesine bir kesinlikle ortaya çıkarıyor.

Konuyla ilgili olarak okuduğumuz pasajlardan bir tanesi, bütün bu tesbitlerin odak noktasında yer alıyordu:

Âlemde her bir şey, bütün eşyayı kendi Hâlıkına verir.

Ve dünyada her bir eser, bütün âsârı kendi Müessirinin eserleri olduğunu gösterir.

Ve kâinatta her bir fiil-i icadî, bütün ef’âl-i icadiyeyi kendi Fâilinin fiilleri olduğunu ispat eder.

Ve mevcudatta tecellî eden her bir isim, bütün Esmâyı kendi Müsemmâsının isimleri ve ünvanları olduğuna işaret eder.

Demek, her bir şey, doğrudan doğruya bir burhan-ı vahdâniyettir ve marifet-i İlâhiyenin bir penceresidir.

Kur’ân-ı Kerimin âyetleri ışığında konuya eğildiğimizde ise, Risale-i Nur’un takip ettiği yöntem ve üslûbun tamamıyla Kur’ân’dan alınmış olduğu apaçık bir gerçek olarak beliriyordu.

Bu metodun ilk aşamaları üzerindeki incelemelerimiz bizi başlıca şu sonuçlara ulaştırdı:

  1. Tevhid-i hakikî her şeyi ve her hadiseyi eser olarak gösterir.
  2. Eser bizi Esmâya ulaştırır.
  3. Her bir eserde birçok Esmânın tecellisi bir arada okunur.
  4. Her bir isim aynı anda pek çok eserde tesirini gösterir.
  5. Esmâ-i Hüsnâ aynı zamanda kâinattaki bütün güzelliklerin de kaynağıdır.
  6. Her bir fiil-i icadî, küllî bir kanun-u hallâkıyetin ucudur.
  7. Her eser bütün âsârı, her fiil-i icadî bütün ef’âli, her isim bütün Esmâyı kendi Müsemmâsına isnad eder.
  8. Her bir şey, doğrudan doğruya bir burhan-ı vahdâniyettir ve marifet-i İlâhiyenin bir penceresidir.

Eserden Esmâya başlıklı seminerler, iki haftada bir Cumartesi sabahları 10:30-12:00 arasında, İİKV’nin Vefa’daki merkezinde devam ediyor.

Tefekkür Dersleri adlı seminer dizisi, Cumartesi günleri 10:30-12:00 arasında İİKV’nin Vefa’daki merkezinde İhsan Kasım Salihî ile Ümit Şimşek arasında dönüşümlü olarak cereyan ediyor.

Seminerin video kaydı:

Seminerin Power Point sunumu:

[Sunumun sağ alt köşesindeki iki yönlü ok işaretini tıklayarak görüntüyü tam sayfa halinde izleyebilirsiniz.]

 

Seminerin birinci bölümüne ait Power Point sunum:

[Sunumun sağ alt köşesindeki iki yönlü ok işaretini tıklayarak görüntüyü tam sayfa halinde izleyebilirsiniz.]

Mü'minin hayatı dünyadan daha değerli

Hergün düzinelercesine gazete sütunlarında ve televizyon ekranlarında rastladığımız cinayetler ve İslâm âlemini kasıp kavuran katliamlar, “adam öldürme” fiiline karşı hassasiyetimizi büyük ölçüde köreltmiş bulunuyor. Kur’ânı-ı Kerim ise bizi bu derin gafletten şiddetli bir ikazla uyandırıyor ve “Tek bir mü’mini kasten öldüren kimsenin cezası, sürekli kalmak üzere Cehennem ateşidir” buyuruyor.

UTESAV organizasyonuyla MÜSİAD genel merkezinde devam etmekte olan Kur’an Buluşmalarının 249. bölümünde dersimiz, mü’mini hatâ ile veya kasten öldürme konularını içine alan Nisâ sûresinin 92-93. âyetleriydi.

Bu âyetlerden birincisinde “Bir mü’minin diğer bir mü’mini öldürmesi olacak şey değildir” buyuruluyor, ancak hatâ ile ölüme sebebiyet verme haline mahsus olmak üzere kefaret ve diyet hükümleri getiriyordu. Bu hükümlerde de toplumu birbirine bağlayarak tek bir vücut haline getiren fazilet ilkeleri ön plana çıkıyordu.

Kasten öldürme konusuna gelince, âyet bunun cezasını “sürekli Cehennem” olarak açıklarken, Resulullah da (s.a.v.) “Dünyanın yok olması, Allah katında, bir mü’minin öldürülmesinden daha hafiftir” buyuruyordu.

Her iki konuyu da ayrıntılarıyla içine alan 249. Kur’an Buluşmasına ait kesintisiz video kaydını aşağıdaki adreste izleyebilirsiniz:

Kur’an Buluşmaları Cumartesi sabahları 6:50’de kılınan sabah namazından sonra simit-peynir-çaydan meydana gelen bir kahvaltı ikramını takiben 7:30’da başlıyor ve 9:00’a kadar devam ediyor.

Programda hanımlara da yer ayrılmış bulunuyor.