Kayıtlar

Aralık 29, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Allah öyle bir affedişle affeder ki!..

Y ılın ilk Kur’an Buluşmasına Allah Teâlânın “Afüvv” ve “Gafûr” isimleri ile ilgili açıklamalar mührünü vurdu. Nisâ sûresinin 97-100. âyetlerini okuduğumuz 251. Kur’an Buluşmasında, hicret emri geldikten sonra hicret etmeyip de müşrikler arasında kalmaya devam edenlerin durumu ele alınıyor ve bunlardan mazereti olanlar ile mazeretsiz şekilde hicretten geri kalanların durumları birbirinden ayrı tutuluyordu. Bu arada, hicret için yola çıkan, ancak yolculuğunu tamamlayamadan vefat edenlerin durumları ele alınırken, Resulullahın (s.a.v.) haber verdiği geçmiş kavimlere ait ibretli ve müjdeli bir kıssa duygulu anların yaşanmasına vesile oldu. Âyette geçen Afüvv ve Gafûr ism-i şerifleriyle ilgili olarak Fahreddin Razi’nin yaptığı açıklamalar ise okuyanların hayata bakışını bir anda değiştirebilecek ve bütün varlığını şükran hisleriyle dolduracak bir etki bırakıyordu: Af, giderip yok etmek demektir. Allah Teâlâ hakkında ise, günahların izini tamamen gidermek, onu Kiramen Kâtibînin divanından s

Mü'minler için Cennette farklı dereceler

Resim
Ü same b. Zeyd (r.a.), Resulullahın (s.a.v.) Cüheyne kabilesine gönderdiği bir askerî birlik içinde yer almıştı. Kabile içinde yegâne Müslüman olan bir adamla karşılaştığında, adam “Lâ ilâhe illâllah” diyerek Üsame’ye selâm verdi. Ancak Üsame ona inanmadı ve adamı öldürdü. Durumu anlattığında, Resulullah “Adam Lâ ilâhe illâllah dedi, sen de onu öldürdün, öyle mi?” diye sordu. Üsame “Silâh korkusuyla öyle söyledi” diye cevap verdi. Resulullah “Sen kalbini yardın da öyle deyip demediğini mi anladın?” dedi. Ve bunu o kadar çok tekrarladı ki, Üsame “Keşke o günden önce Müslüman olmamış olsaydım” diye içinden geçirmeye başladı. (Buharî, Megazî: 45; Müslim, İman: 158): Kur’an Buluşmalarının 250. bölümünde gündemimiz Nisâ sûresinin 94-96. âyetleri idi. Ve yukarıdaki hadise de bu âyetlerden birincisinin nüzul sebebi olarak anlatılan vak’alar arasında yer alıyordu. Bu âyet-i kerimeyi incelerken, Allah’ın mü’min kullarına verdiği değeri bir kere daha bütün açıklığıyla gördük ve bundan alınması g