Allah'ın kaderinden Allah'ın kaderine kaçmak

Buharî ile Müslim’in ittifakla naklettikleri bu hadis, salgın hastalıklar karşısında tedbirli davranmanın ve yetkililerce bu meyanda alınan tedbirlere itaat etmenin kesin ve açık bir mükellefiyet olduğunu, bu konuda gösterilecek ihmalin ise insanların hayatını tehlikeye atmak anlamına geleceğini ve kişiyi Allah katında büyük bir sorumluluk altına sokacağını gösteriyor.

İbni Abbas (r.a.) anlatıyor:

Ömer b. Hattab (r.a.) Şam’agitmek üzere yola çıkmıştı. Serğ denilen yere vardığında, Hz. Ömer’i ordukomutanları (Ebû Ubeyde b. Cerrah ve arkadaşları) karşıladılar ve ona Şam’da salgınhastalığın başgösterdiğini haber verdiler.

Hz. Ömer bana “İlk Muhacirleri çağır” dedi.

Onları çağırdım. Hz. Ömer Şam’dasalgın hastalığın başgösterdiğini bildirerek onlarla istişare etti. Onlarihtilâf ettiler. Bazıları “Sen bir iş için yola çıktın; geri dönmen için birsebep görmüyoruz” dediler. Diğerleri ise “İnsanların kalan kısmı ileResulullah’ın ashabı seninle beraber; onları tehlikeye atmanı uygun görmüyoruz”dediler.

Hz. Ömer onlara “Siz gidin”dedikten sonra bana da “Ensârı çağır” dedi.

Ensârı çağırdım, Hz. Ömeronlarla da istişare etti. Onlar da Muhacirlerin yolunu tutup ihtilâf ettiler.

Hz. Ömer onlara da “Siz gidin”dedikten sonra bana dönüp şöyle dedi:

“Bana Mekke’nin fethinden öncehicret eden Kureyş’in yaşlılarından burada bulunanları çağır.”

Ben de onları çağırdım. Onlardan iki kişi bile bu konuda ihtilâf etmedi. Hepsi birden “Biz senin insanlarla beraber geri dönmeni ve onları vebâ salgınına atmamanı uygun görüyoruz” dediler.

Hz. Ömer bunun üzerine halkaseslenerek “Sabahleyin ben bineğimin sırtında olacağım; siz de bineklerinizeatlayın” dedi.

Ebû Ubeyde b. Cerrah (r.a.) “SenAllah’ın kaderinden mi kaçıyorsun?” dedi.

Hz. Ömer “Keşke bunu sendenbaşkası söylemiş olsaydı Ebû Ubeyde” dedi. Onun muhalefetinden Hz. Ömerhoşlanmamıştı. “Evet,” dedi. “Allah’ın kaderinden Allah’ın kaderine kaçıyoruz.Söylesene, senin develerin olsa da iki taraflı bir vadiye inseler, bu vadininiki tarafından biri verimli, diğeri de çorak olsa, sen develerini verimli yerdede otlatsan, çorak yerde de otlatsan yine Allah’ın kaderiyle otlatmış olmazmısın?”

O sırada, bir süredir bazıihtiyaçları için ortalıkta görünmeyen Abdurrahman b. Avf (r.a.) çıkageldi ve“Benim bu konuda bilgim var,” dedi. “Resulullah’ın (s.a.v.) şöyle buyurduğunuişitmiştim: Bir yerde veba olduğunu işittiğiniz zaman oraya girmeyin. Sizoradayken bulaşıcı hastalık başgösterecek olursa hastalıktan kaçmak için oradançıkmayın.”

Bunu işiten Hz. Ömer Allah’ahamd etti ve Şam’a girmeden geri döndü.

Buharî, Tıb: 30; Müslim, Selâm:98

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Raşid Halifelerde iman-amel bütünlüğü

Yöneticiler hesaba hazırlansın