Sade hayat nedir, ne değildir?
ÜMİT ŞİMŞEK B irçokları, sade hayattan söz edildiğinde, bundan, şehir hayatını ve teknolojiyi bütünüyle terk ederek doğa ile baş başa yaşanacak bir hayat anlamını çıkarır. Bu, tayfın bir ucunda yer alan, oldukça aşırı denebilecek bir yaklaşımdır. Tayfın diğer ucunda ise, sade hayatın kendisini yeni bir tüketim zemini olarak gören başka bir anlayış mevcuttur. Bunu da yadırgamamak gerekir; çünkü yeni kavramların yeni masraf kapıları anlamına geldiği bir dünyaya gözümüzü açtık ve bundan başka bildiğimiz bir dünya da olmadı. Böyle bir dünyada ise, sade hayata geçme kararını verdikten sonra eşyalarını yenilemekle işe başlayan ve cüzdanlarını doğal görünümlü mobilya için boşaltmak suretiyle sadeliği yakalayan insanlarla karşılaşmak pek o kadar zor olmuyor. Tabii, böyle bir pazarın kokusunu da bazı hassas burunlar birkaç ışık yılı öteden almakta gecikmiyorlar. Ve, sade hayat akımının revaç bulmasıyla birlikte, “Filan parfümle sadeliği yakalayın,” “Falan otomobil modeliyle sadeliğe uçun” gibi