En çetin imtihanımız: adalet
Mü’minlere adaleti ne pahasına olursa olsun ayakta tutma görevini yükleyen âyet-i kerime, 263. Kur’an Buluşmasının gündemindeydi. UTESAV organizasyonuyla 4 Nisan 2020 Cumartesi sabahı internet üzerinden gerçekleşen dersimizde Nisâ sûresinin şu mealdeki âyetini okuduk: Ey iman edenler! Adaleti ayakta tutan ve Allah için şahitlik eden kimseler olun — isterse kendi aleyhinize veya anne baba yahut yakınlarınızın aleyhine olsun. Onlar zengin de olsa, fakir de olsa, Allah onlara sizden daha yakındır. Onun için heveslerinize uyarak adaletten ayrılmayın. Eğer sözü eğip büker veya şahitlikten kaçınırsanız, hiç şüphe yok ki Allah sizin yaptıklarınızdan haberdardır. Konunun ciddiyetini ortaya koyan hususlardan biri de, adalet hususunda bir derecelendirmenin söz konusu olmamasıydı. Meselâ belli bir konuda takvâya daha yakın veya uzak davranıştan söz edebiliyorduk, ama adalet konusunda durum böyle değildi. Adaletten en küçük bir fedakârlık yaptığınız anda o davranış “daha az adaletli” bir davranış