Dünyayı isteyenlere dikkat!



Zikrimizden yüz çeviren ve dünya hayatından başka birşey istemeyenlere aldırma.

Necm Sûresi, 53:29


ÜMİT ŞİMŞEK

KUR’ÂN-I KERİM, bir yandan Allah’ın hoşnutluğunu kazanan kimselerin özelliklerini sayarak bizim için bir inanan insan modeli çizerken, bir yandan da, kaçınılması gereken kimselerin özelliklerini saymak suretiyle hem onlar gibi olmamamızı, hem de onların kötülüklerinden korunmamızı ister.

Bu âyette de inkâr ehlinin özelliklerinden iki tanesini buluyoruz:

(1) Allah’ın zikrinden yüz çevirmek.

(2) Dünya hayatından başka bir amacı bulunmamak.

Allah’ın zikri, kapsamlı bir sözdür ve bununla hem Allah’ı anmak, hem de Kur’ân kastedilmektedir. Âyetin tarif ettiği kimseler, her ikisine de arkalarını dönmüş kimselerdir.

Onlar Allah’ı zikretmezler, hatırlamazlar, anmazlar. Göklerde ve yerde serilmiş tevhid âyetleri üzerinde durup düşünmezler. Bir kötülük işleyecekleri zaman Allah’ı hatırlayıp Onun azabından korkarak o kötülükten ellerini çekmek gibi bir âdetleri yoktur. Hattâ, kendilerine Allah hatırlatıldığı zaman bile sırtlarını döner, umursamadan bildiklerini okumaya devam ederler.

Onlar Kur’ân’dan da yüz çevirmiş kimselerdir. Rablerinden gelen bir hitaba hürmetle yönelip Onun buyruklarını öğrenmeye çalışacakları yerde, sırtlarını dönmüş, hiç umursamaksızın inkâr ve isyanlarına devam etmektedirler.

Onların bir diğer özelliği de dünya hayatından başka bir ideale sahip olmayışlarıdır. Erişmek istedikleri bütün mutluluklar, gözlerini diktikleri bütün hedefler, elde etmeye çalıştıkları bütün kazançlar dünya hayatına aittir. Onların âhirete ait birşeye talip olduklarına ve bu uğurda dünya hayatından herhangi bir fedakârlıkta bulunduklarına tanık olamazsınız.

Âyetin gelişine bakılırsa, bu sayılanlar, inkâr ehlinin özellikleridir. Ancak âyet bu konuda bir belirtme yapmamış, sadece özellikleri saymıştır. Onun için, anılan bu kötü huyların şu veya bu seviyede mü’min topluluklarında da görülebileceğini dikkate almak gerekir. Âyet, kendilerinden yüz çevrilecek kimselerin eşkâlini vermek suretiyle, bize hem “Siz de onlar gibi olmayın; Allah’ı anmaktan ve Kur’ân’dan uzak düşmeyin; amacınız dünya hayatından ibaret kalmasın” dersini vermekte, hem de kim olursa olsun bu özellikleri taşıyan kimselerden uzak durmamızı istemektedir.

Âyetin “Aldırma” veya “Yüz çevir” şeklinde tercüme edebileceğimiz bize yönelik emri de son derece hikmetli bir buyruktur.

Bu, herşeyden önce, “Sakın onlara uyma” demektir. Böylelerinin ağzından bal da damlasa, dünya itibarıyla varlıkları ve şöhretleri göz de kamaştırsa, onların tuttukları yolda bir hakikat yoktur. Kur’ân’ın “Bana yönelenlerin yolunu izle”[1] emri, mü’minlere rehber olarak kâfidir.

Âyette “Zihnini onlarla meşgul etme” anlamı da vardır. Onlara takılıp kalmak yerine, mü’minler, özellikle hizmet ehli olan kimseler, kendi işlerine bakmalı, değerli zamanlarını ve emeklerini lâyık olduğu yerde kullanmalıdırlar. Nihayet “herkes seciyesine göre davranır.”[2] Onlar seciyelerinin gereğini yerine getirip durmaktadır; mü’minden beklenen ise kendi seciyesine göre davranmak ve dünya hayatından başka kaygı taşımayan kimseler için vakit harcama yerine âhireti için azık hazırlamaktır.

Ve tabii, âyet, böyleleriyle bir arada bulunmama konusunda ciddî bir uyarı içermektedir. Mü’minlerin, Allah’ı anmayan, Kur’ân’dan yüz çeviren ve dünya hayatından başka emeli bulunmayan kimselerden umacağı bir yarar yoktur. Tam tersine, onlarla birlikte bulunmak, mü’minin de ahlâkını bozabilir, onu da dünyaya meylettirip Allah’ın zikrinden ve Kur’ân’dan uzaklaştırabilir. Diller her ne kadar Kur’ân okuyup âhiretten söz etse de, davranışlar, kazanılan alışkanlıklar, örnek alınan hayat tarzları, bizi, zamanla kendimizden ziyade onlara benzetebilir. Böyle bir tehlikenin ise hiç de uzak bir ihtimal olmadığını, zamanımızda yaşanan onca tecrübe açıklıkla ortaya koymuş bulunuyor.

İşte Kur’ân böyle bir tehlikenin önünü baştan kesiyor. Ve, (1) Allah’ın zikrinden ve Kur’ân’dan yüz çevirmek, (2) dünya hayatından başka gaye taşımamak şeklindeki iki özelliği taşıyan kimselere aldırmamak ve onlardan uzak durmak konusunda bize açık ve kesin bir ders veriyor.

Onun için, dünyaya çağıranlara dikkat!

Âhireti ihmal edip dünyasını imar etmeye çalışanlara dikkat!

Bütün çabasını dünyaya hasretmiş olanlara dikkat!


Sitede yayınlanan yazılardan ânında haberdar olmak için
bizi Twitter’da takip edebilirsiniz:

twitter.com/umit_simsek


[1] Lokman Sûresi, 31:15.

[2] İsrâ Sûresi, 17:84.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kur'an mealleri din eğitiminde baş köşeyi almalı

Raşid Halifelerde iman-amel bütünlüğü