Kayıtlar

Ekim 10, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Allah'tan korkanı korkmayandan ayıran imtihanlar

Resim
*** Mâide sûresinin 94-96. âyetlerini okuduğumuz 323. Kur’an Buluşmasının özeti ve video kaydı Hac ve umre yapanlarla ilgili bir avlanma yasağını bildiren âyetler, şiddetli ifadelerle, arka arkaya dört defa Allah’ın azabını hatırlatıyor. Ve peş peşe gelen bu şiddetli uyarılar, bu hükümlerin arkasında daha başka anlamlar bulunduğunu hissettiriyor. İşte bu âyet-i kerimelerin meâli: Ey iman edenler! Görmediği halde Allah’tan korkanları ayırt etmek için, Allah sizi, elinizin ve mızraklarınızın erişeceği bir avla sınayacak. Bundan sonra kim bu hükümleri çiğnerse, onun için acı bir azap vardır. Ey iman edenler! İhramda iken avlanmayın. İçinizden kim ihramlı iken bilerek av hayvanı öldürürse, onun cezası, Kâbe’ye gönderilerek orada kurban edilmek üzere, öldürdüğünün misli bir davardır ki, bu da sizden iki âdil kişi tarafından hükme bağlanır; veya yoksulları doyurmak şeklinde bir kefaret yahut ona denk gelecek şekilde oruç tutmaktır—tâ ki, yaptığı işin vebalini tatsın. Geçmişte kalanı ise Alla

Esmâ-i Hüsnâ, mü'minden güzellik ister

Resim
*** Mâide sûresinin 92-93. âyetlerinin okunduğu ve Peygambere itaat, takvâ, salih amel ve ihsan konularının ele alındığı 322. Kur’an Buluşmasının özeti ve tam video kaydı Peygambere itaat etmenin Allah’a itaat etmek, Peygambere isyan etmenin de Allah’a isyan etmek anlamına geldiğini açıkça bildiren âyetlerden biri daha 322. Kur’an Buluşmasının gündemindeydi. 10 Ekim Cumartesi günü Mâide sûresinin 92-93. âyetlerini okuduğumuz UTESAV Kur’an Buluşmasında, bu konunun yanı sıra salih amel , takvâ ve ihsan kavramları da ağırlıklı konularımız arasında yer aldı. Gündemimizdeki âyetlerde meâlen şöyle buyuruluyordu: Allah’a da itaat edin, Peygambere de itaat edin; onlara karşı gelmekten kaçının. Eğer yüz çevirecek olursanız şunu bilin ki, Peygambere düşen, açıkça bildirmekten ibarettir. İman eden ve amel-i salih işleyenler, bundan böyle haramdan sakınıp iman ederek salih amel işledikleri, sonra takvâlarında ve imanlarında sebat ettikleri, sonra da takvâlarını daha da güzelleştirerek iyilik yaptı