Kayıtlar

Aralık 12, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Hz. İsa'nın şahitliği, Allah'ın hükmü, bizim nasibimiz

Resim
Mâide sûresinin 116-120. âyetlerini okuduğumuz 332. Kur’an Buluşmasının özeti ve video kaydı Kur’an Buluşmalarının 332. bölümünde konumuz Mâide sûresinin son âyetleri idi. Bu âyetlerde İsa aleyhisselâmın Mahkeme-i Kübrâdaki sorgusu ve Yüce Allah’ın hükmü şu şekilde yer alıyor: Peygamberleri huzurunda topladığı gün, Allah buyurur: “Ey Meryem oğlu İsa! İnsanlara ‘Beni ve annemi Allah’ın yanı sıra tanrı edinin’ diyen sen misin?” İsa der ki: “Sen her türlü noksandan ve ortaktan yücesin. Hakkım olmayan birşeyi söylemek bana yakışmaz. Ben böyle birşey demişsem, Sen zaten onu bilirsin. Sen benim zâtımda olanı bilirsin; ben ise Senin zâtında olanı bilemem. Görünmeyenleri ve gizlilikleri bilen Sensin. “Senin Bana emrettiğinden başkasını ben onlara söylemedim. ‘Benim Rabbim ve sizin Rabbiniz olan Allah’a kulluk edin’ dedim. Onlar arasında bulunduğum sürece ben onların şahidiydim. Sen beni öldürdükten sonra ise onlar üzerinde gözetleyici olan yalnız Sen idin. Çünkü Sen herşeyin şahidisin. “Onlara

Herkese yetecek bir ömür

Resim
Düşünüp de ibret alacak olan kimseye yetecek kadar bir ömrü Biz size vermedik mi? Fâtır Sûresi, 35:37 ÜMİT ŞİMŞEK İNKÂR ehlinin Cehennem ateşinde bağrışıp durmalarına alacakları cevap işte bu… Onlar tekrar dünyaya dönüp de cinayetlerini telâfi etmek istemektedirler. Fakat zaten geldikleri yer orasıdır; orada ise kendilerine iman edip güzel işler yapmak için fazlasıyla fırsat tanınmıştır. Artık bütün fırsatların tüketildiği, ümitlerin tümüyle yok olduğu bir pişmanlıklar diyarındadırlar. Hiç kuşku yok, bu cevap da onların hüsranını bir kat daha arttıran bir hatırlatma içeriyor: “Düşünüp de ibret alacak olan kimseye yetecek kadar bir ömrü Biz size vermedik mi?” Bir ömür ki, göz açıp kapayıncaya kadar da geçse, nice insana ebedî bir saadet kazandırmaya yetmiş, nice kullar o kısacık ömrü sonsuz bir mutluluk yurdunun sermayesi yapmayı bilmiştir. Pek çokları da, sanki dünya hiç yok olmayacak, ömürleri hiç son bulmayacak gibi, bu kısacık süreyi dünyanın gelip geçici işleriyle doldurmuş; onu ta

Mâide (sofra) mucizesinden günümüze dersler

Resim
İsa aleyhisselâmın sofra mucizesine dair Mâide 112-115. âyetleri okuduğumuz 331. Kur’an Buluşmasının özeti ve video kaydı UTESAV’ın Kur’an Buluşmalarında geçtiğimiz haftanın konusu İsa aleyhisselâmın sofra mucizesi idi. 11 Aralık Cumartesi sabahı canlı olarak YouTube’un Erdemli Hayat kanalından yayınlanan Buluşmada, Mâide sûresinin bu mucize ile ilgili 112-115. âyetlerini okuduk. Bu âyetlerin meâli şu şekilde idi: Hani Havariler “Ey Meryem oğlu İsa,” demişlerdi. “Rabbin bize gökten bir sofra indirebilir mi?” İsa ise “Eğer mü’min iseniz Allah’tan korkun” demişti. Onlar “Biz o sofradan yemek istiyoruz,” dediler. “Tâ ki kalplerimiz tatmin olsun, senin doğru söylediğini bilelim ve buna şahit olalım.” Meryem oğlu İsa dedi ki: “Ey Rabbimiz olan Allahım! Bize gökten bir sofra indir ki bizim evvel gelenlerimize ve sonra gelecek olanlarımıza bir bayram ve Senden bize bir âyet olsun. Bizi rızıklandır; çünkü Sen rızıklandıranların en hayırlısısın.” Allah “Ben onu size indireceğim,” buyurdu. “Lâki