Kulaklar nasıl sağırlaşır, kalpler nasıl kilitlenir?

 

***

En’âm sûresinin 25-26. âyetlerini okuduğumuz 346. Kur’an Buluşmasının notları ve kesintisiz video kaydı

Her türlü delili, âyeti, mucizeyi gördüğü halde inanmayanların durumunu bize anlatan En’âm sûresinin âyetleri, 346. Kur’an Buluşmasının gündemiydi.

26 Mart Cumartesi sabahı YouTube’un Erdemli Hayat kanalından canlı olarak yayınlanan Buluşmada, şu mealdeki 25-26. âyetleri okuduk:

Onlardan seni dinleyenler de vardır. Lâkin Biz onların kalpleri üzerine, işittiklerini anlamalarına engel bir örtü geçirdik, kulaklarına da ağırlık verdik.  Onun için her türlü âyeti görseler de yine inanmazlar. Hattâ sana geldiklerinde o kâfirler seninle tartışır ve “Bu eskilerin masallarından başka birşey değil” derler.

Böylece hem halkı ondan alıkoyuyorlar, hem de kendileri ondan uzaklaşıyorlar. Gerçekte ise kendilerini helâke atıyorlar da farkına bile varmıyorlar.

Allah’ın kendilerine bağışladığı özgür iradeyi inkâr yönünde kullanan kimseler için hiçbir delilin fayda vermemesini Allah’ın bir takdiri olarak bildiren âyetler, bize önemli bir hayat dersi veriyordu. Bu derslerden biz de kendi payımıza özetle şu sonuçları çıkardık:

    • İnkârcıların kalp ve kulaklarının fonksiyonlarını yitirmesinde, atalet/inaktivite atrofisi olarak adlandırılan bir İlâhî yasanın eserini görürüz. “İnsan için ancak çalışmasının karşılığı vardır” (bkz. Necm, 53:36-41) hükmü, aslında bütün kâinatta geçerli bir kanunu ifade eder. Nasıl uzun süre çalışmayan bir organa giden besin kısılır da kaslar ve kemikler bunun sonucu olarak zayıflar ve en sonunda işleyemez hale gelirse, Kur’ân’ı işiten kimse de, eğer onu anlamak ve gerçek olan şeyi bulup ona tâbi olmak niyetiyle onu dinlemezse, Allah da ona istemediği şeyi zorla kabul ettirmez. Bu durum devam ettiği takdirde, kişinin kullanmadığı kabiliyeti körleşir, artık fonksiyon ifa edemez hale gelir. Allah’ın kanunu böyledir.
    • Bir not: Yer ve Gökler Rabbinin mührünü taşıyan bu ifadeler, mü’minleri en kötü şartlar altında dahi rahatlatan ve onlara özgüven aşılayan taahhütlerdir. Bu âyetleri tefekkürle okuyan bir mü’min, inkârcıların iddia ve saldırıları karşısında tereddüde düşmediği gibi, Kur’ân’ın haber verdiği âkıbete görmüş gibi inandığı için, oyuna gelmez, tehevvüre kapılmaz, tahriklere aldanmaz; vakar içinde kendi inancını yaşamaya ve yaşatmaya devam eder. İnsanların bu dindeki güzellikleri görmeleri de ancak onların bu olgun tavırları sayesinde mümkün olabilir. İlk dönem Müslümanlarının bu âyetleri okuyuş ve yaşayışları bu şekilde cereyan etmiş ve o muazzam İslâm inkılâbını netice vermiştir.

En’âm sûresinin 25-26. âyetlerini okuduğumuz 346. Kur’an Buluşmasına ait video kaydını bütün olarak şuradan izleyebilirsiniz.

UTESAV organizasyonuyla düzenlenen Kur’an Buluşmaları 2013 yılından beri haftalık olarak devam ediyor. Pandemi önlemlerine kadar MÜSİAD Genel Merkezinde Cumartesi sabahları gerçekleşen Buluşmalar, Mart 2020’den bu yana YouTube’un Erdemli Hayat kanalından Cumartesi sabahları 7:30-8:30 arasında canlı olarak yayınlanıyor.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Raşid Halifelerde iman-amel bütünlüğü

Yöneticiler hesaba hazırlansın