Kayıtlar

Şubat 6, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

En'âm sûresinden muhteşem bir Tevhid dersi

Resim
En’âm sûresinin 14. âyetini okuduğumuz ve Fâtır, fıtrat, İslâm, teslimiyet, esenlik, rızık, velâyet ve tevhid konuları üzerinde durduğumuz 340. Kur’an Buluşmasının özeti ve video kaydı. Kur’an Buluşmalarının 340. bölümünde En’âm sûresinin tevhid derslerinden birinin daha halkasındaydık. 12 Şubat Cumartesi günkü Buluşmada okuduğumuz 14. âyet-i kerime, bütün varlık âlemini yoktan yaratan ve bütün canlıları rızıklandıran Yer ve Gökler Fâtır’ının dostluğuna çağırıyor ve şöyle diyordu: De ki: Göklerin ve yerin Fâtır’ı, doyuran, doyurulmaktan ise münezzeh olan Allah’tan başkasını mı kendime veli edineyim? De ki: Bana, hakka teslim olanların ilki olmam emredildi ve “Sakın müşriklerden olma” buyuruldu. Fâtır ism-i şerifinin mânâsı, İslâm, teslimiyet ve esenlik kavramları, velâyet ve rızık konuları üzerinde durduğumuz Buluşmada özetle şu tesbitler yapıldı: Bundan önceki âyetler bütün varlık âleminin geçmişi ve geleceğiyle beraber bütünüyle ve her haliyle Allah’ın mülkü olduğunu, Allah’ın ise ku

Bir insan = bir kâinat

Resim
Her birimiz Onun ilminden, kudretinden, rahmetinden nasiplenirken sanki bir kâinat oluruz. Elimizi açtığımız zaman, âdetâ bütün kâinatı bir yana bı­rakmış gibi bizi dinleyen öyle bir Zâtın rahmetine el açmışızdır. ÜMİT ŞİMŞEK YAPRAK üzerindeki bir çiy damlasına güneş vurduğu za­man, bütün özellikleriyle beraber vurur. O damla, artık gü­neşle baş başa bir sohbet içindedir. Yanındaki diğer damlala­rın, yeryüzündeki sayısız damlaların, hattâ koca okyanusla­rın güneşle doğrudan münasebeti, onun bu sıcak ve özel soh­betine engel olmaz ve değerinden hiçbir şey eksiltmez. Eğer güneş koca uzayda sadece o çiy damlasını aydınlatıp ısıtacak olsaydı, bunu yine aynı şekilde yapacaktı. Âlemlerin Rabbi karşısında her bir varlığın her bir hali, gü­neş karşısında çiy damlasının durumu gibidir. O tek bir şeyi yaratıp yaşatırken, sanki bütün kâinatı bir yana bırakmış gibi onu yaratıp yaşatır. Bütün kâinatı da, sanki tek bir şeyi yara­tır gibi yaratır ve idare eder. Onun sanatı bir kuşu rengârenk tüylerle

Bir yumurta nasıl ambalajlanır?

Resim
  ÜMİT ŞİMŞEK B ir yumurta hiçbir zaman elimize bu şekilde ulaşmaz. Yirmi dört saatlik bir üretim faaliyetinin neticesi olan bu aziz ve leziz nimet, mutfağımıza kadar güvenle ulaşabilmesi için, son derece dikkatle plânlanmış bir ambalaj içinde bize sunulur. Yumurta kabuğu deyip geçmeyin. Bir çırpıda kırıp çöp sepetine atıverdiğimiz bu mükemmel ambalaj, aslında mimarîsiyle akılları hayrette bırakan bir sağlamlık, pratiklik ve geometri şaheseridir. ♦♦♦ Yumurtanın sarısı ve akı, tavuk vücudunda ayrı ayrı yerlerde imal edilir. Sonra da bu mamul, 16 saat süren bir işlemle ambalajlanır. Önce yumurtanın şekline bir bakın: Parmaklarınızla iki ucundan ne kadar kuvvetle bastırsanız, onu kıramazsınız. Ambalaj sağlamdır ve şekli de pürüzsüz ve kusursuzdur. Böyle bir kabuğu bir üretim tezgâhında dökmek için kalıp gerekir. Oysa tavuğun vücudunda yumurta kabuğunu dökecek herhangi bir maddî bir kalıp bulunmaz. Demek, yumurta kabuğu mânevî bir kalıba, bir kadere göre yapılıyor. Yumurtayı paketlemekle g