Allah'ın emaneti, peygamberlerin mirası

     

En'am sûresinin 89. âyetini okuduğumuz 375. Kur'an Buluşmasının özeti ve video kaydı

2022’nin son Kur’an Buluşmasında, peygamberlerin mirasını özetleyen bir âyet-i kerimeden nasibimizi aradık.

UTESAV’ın on senedir düzenlemekte olduğu Buluşmaların 375’inci bölümünde okuduğumuz En’am sûresinin 89. âyeti, daha önce bahsi geçen 18 peygamberle ilgili olarak şu hatırlatmayı yapıyordu:

Onlar, kendilerine kitap, hikmet ve peygamberlik verdiğimiz kimselerdir. Şu münkirler onları inkâr etseler de, Biz kitap, hikmet ve nübüvvet için, onları inkâr etmeyen bir topluluğu vekil kılmışızdır.

Âyet-i kerime, bize bütün peygamberlerden intikal eden mirası “kitap, hikmet ve nübüvvet/sünnet” olarak bildiriyordu. Bir başka deyişle, hakkını gözetmekle yükümlü olduğumuz üç emanet üzerimizde bulunuyordu.

Bu emanetlerle ilgili olarak âyet ve hadislerin ışığında yaptığımız değerlendirmelerde özetle şu noktaları tesbit ettik:

·         Bu isimler, çoğunluğu İbrahim aleyhisselâm ile ilgili olarak zikredilmiş peygamberlerdir. Gerek bu âyetlerde, gerekse Kur’ân-ı Kerimin diğer âyetlerinde geçmiş peygamberlerle ilgili olarak anlatılan her hususta bu ümmetin alacağı bir nasip, dolayısıyla onlardan bize intikal eden bir miras ve onların kıssalarında nice ibretler vardır.

·         Geçmiş bütün peygamberlerin mirasına sahip olan bu ümmetten beklenen, tıpkı o peygamberlerin yaptığı ve Âhirzaman Peygamberinin de kendilerine öğrettiği gibi, hayatlarını Kur’an ve Sünnetin hükümlerine göre tanzim etmektir.

·         Bu, hayatın bütün alanlarında Allah’ın ve Resulünün ve selim fıtratların doğru ve güzel olarak gösterdiği herşeyi doğru ve güzel olarak bilip uygulamayı, yanlış ve kötü olarak gösterdiği herşeyi de yanlış ve kötü bilip ondan uzaklaşmayı ifade eder.

·         Kur’ân, pek çok âyetinde hidayete ulaştıranın Allah olduğunu bize bildirirken, adres olarak da nübüvveti göstermektedir. Bu, nübüvvetten başka bir hidayet yolu olamayacağını da açıkça bildirmek anlamına gelir.

·         Hüzün Yılında inen bu âyetler, zahiren en karanlık ve ümitsiz bir zamanda, sayıca az ve kuvvetçe son derece güçsüz durumda olan, buna karşılık Kitaba ve Peygambere sarsılmaz bir iman ve teslimiyetle bağlı bulunan bir avuç Müslümanı bütün peygamberlerin, Kitabın ve Sünnetin vekili ilân etmekte ve onlara zafer müjdesi vermektedir.

·         Bu âyette hikmete yapılan vurgu da ihmal edilmemelidir. Hikmet, Kitap ve Sünnetin yine Kur’ân’da zikredilen vasfı olduğu gibi, kâinatın da temel kanunlarından birisi, belki de en başta gelenidir. Çünkü Allah varlık âlemini hak ve hikmetle yarattığını birçok âyet-i kerimede bize hatırlatmıştır.

En'am sûresinin 89. âyetini okuduğumuz 375. Kur'an Buluşmasının video kaydını buradan izleyebilirsiniz:

 


 

UTESAV’ın Kur’an Buluşmaları Cumartesi sabahları MÜSİAD’ın Çobançeşme’deki genel merkezinde gerçekleşiyor. Buluşmalar, sabah namazını takiben 7:10-7:40 arasında simit, peynir ve çaydan meydana gelen kahvaltı ikramından sonra 7:40-8:40 arasında sunum ve 8:40-9:10 arasında soru-cevap şeklinde cereyan ediyor ve canlı olarak https://www.youtube.com/erdemlihayat adresinden yayınlanıyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Raşid Halifelerde iman-amel bütünlüğü

Yöneticiler hesaba hazırlansın