İstibdadı kökünde kurutmak
Keyfe tâbi olma ki seni Allah yolundan saptırmasın. Sâd Sûresi, 38:26 ÜMİT ŞİMŞEK Davud aleyhisselâma hitap eden İlâhî öğütler arasında yer alan bu ifade, Kur'ân'ın başka yerlerinde de vurgulanan bir ilkeyi ders veriyor: Hevâya, hevese, arzulara uymamak, keyfî davranmamak. Burada “uyulmaması” gereken şeyi bildiren Kur’ân, daha başka âyetlerinde de neye uyulması gerektiğini açıkça göstermiştir. Bakara Sûresinin bu konu hakkında ibret nazarlarımızı çeken iki âyeti vardır: Eğer sana ulaşan ilimden sonra sen onların heveslerine uyarsan, seni Allah’tan kurtaracak ne bir dostun olur, ne de bir yardımcın. [1] Sana gelen ilimden sonra sen onların heveslerine uyacak olursan, işte o zaman zalimlerden olursun. [2] Bu âyetlerin ikisi de, uyulmaması gereken hevese karşılık, uyulması gereken şey olarak ilmi gösteriyor. Henüz Mekke döneminde iken nazil olan bir başka âyet ise, bir taraftan heveslerine uyulmayacak kimseleri ilimden yoksunlukla nitelerken, diğer taraftan da, uyulm